Yukarıda gördüğün masa düzeninin az sonra okuyacağın yazının ana fikrini en iyi görsele döken fotoğraf olduğunu dipnot düşüp postun konusunun;en çok talep edilenler listemizde başı çeken "çalışma ortamları,nasıl daha çok verim alınır" konularının ortaya karıştırılmış hali olduğunu söylüyorum.
1.Masaya oturmadan önce
Aslında Jansetciğimin "Yalnız Kalmanın Sanatı" adlı yazısında bahsettiği birkaç ipucuyla başlayacağım.Eve gittiğin gibi ot yemeye başlamana hiç gerek yok gerçekten.Önce bir gir eve,kıyafetlerini değiştir,elini yüzünü yıka,kahveciysen instagramda paylaştığım cappuccino tarifini çaycıysan yine Janset'in verdiği tarifi uygula,telefonunu/dergini/kitabını al 1 saati kendine ayır(ya da yapmayı daha çok sevdiğin başka bir şey varsa onu yap).Bunları yaparken kafanı dağıtacak müzik dinlemeyi ihmal etme.Bir - bir buçuk saatin sonunda yavaş yavaş uzaklaşmaya başlaman gerekebilir...
2.Dersin başına oturma vakti(anlatım bozukluğuna bak)
Evet,işte geldik zurnanın zırt dediği yere.Asla yapmaman gereken,öğrenciliğin bana göre iki altın kuralıyla başlıyorum;kendine hiçbir zaman bir ders çalışma programı oluşturma,akışına bırak! Liseye geçiş döneminde gerek dersane gerek okuldaki rehberlikçilerin dillerinde tüy bitiren sözüydü bu, "Bir programa göre hareket edip,eve gelişten sonraki süreci,haftasonunu planlamak size çok büyük kazançlar getirir çocuklar." YALAN.Sorun bende mi bilmiyorum valla ama,hiçbir zaman yapılan programa göre hareket edemedim.3 kere dersane,2 kere okul,2 kere de annem önüme programı koydu,sonuç fos.Koyulan kurallara en fazla 3 gün sadık kalabilme gibi bir gıcıklığım olmasının getirisiyle ders çalış denildiğinde hiç ders çalışmadım.Çoğu zaman " ineksin kızım sen" lafına maruz kalan biri olarak söylüyorum,içinden o an ne çalışmak geliyorsa onu çalış.Sadece ders çalışman gereken zamanla;kendine,ailene,arkadaşlarına ayırman gereken zamanı bil yeter.
İkinci altın kuralımız ise; çalışman gereken her şeyi masanın üzerine yığmak değil,sadece o an çalışacağın,sana gerekenlerin masanın üzerinde olması yeterli.Yapman gerekenlerin hepsini masana koyup,tüm kitapları bir güzel dizdim oh dersen,farketmesen bile üzerinde inanılmaz bir baskı yaratırsın.Koyabileceğin başka bir varsa oraya yoksa masanın altına ayağının yanına atıver :) Eğer kitapları masanın üzerine koymanın seni motive edebileceğine inanıyorsan,inanmaktan vazgeç ve şimdi göreceğin fotoğraf üzerine düşünmeye başla...
Tam olması gereken bu işte.Seni motive edebilecek olan örnekleri,sözleri,gördüğünde "Yapabilirim" diyeceğin aklına gelebilecek her şeyi çalışma alanının en dikkatini verdiğin kısmına yapıştırıp,yaz.
Masanın üzerinde olması gerekenler için öneri yapmam gerekirse,bende olan şeyler:kullanacaksam açık halde,kullanmayacaksam kılıfında duran bilgisayarım,kalemlik,masa lambası,post-itlerim,o an çalıştığım dersle ilgili defter,not,kitap vs.,kahve.Onun dışında kullandığım şeyleri çekmecelere dolaplara masamın alt kısımlarına koyuyorum.Birkaç örnek buldum masa düzeniyle ilgili,onlara bi göz atalım.
Masanın üzerinde olması gerekenler için öneri yapmam gerekirse,bende olan şeyler:kullanacaksam açık halde,kullanmayacaksam kılıfında duran bilgisayarım,kalemlik,masa lambası,post-itlerim,o an çalıştığım dersle ilgili defter,not,kitap vs.,kahve.Onun dışında kullandığım şeyleri çekmecelere dolaplara masamın alt kısımlarına koyuyorum.Birkaç örnek buldum masa düzeniyle ilgili,onlara bi göz atalım.
Az eşyayla,ortaya çıkan mükemmel çalışma alanları...
3. ve Son Olarak
Ana hatları yukarıda anlattım,biraz da ince işlere ineyim dedim.
Evde ders çalışmaya olan ilgin,çalışma ortamını sevmenle tamamen doğru orantılı.Yukarda gördüğün ve aşağıda görmeye devam edeceğin örneklerden kendine pay biçip,uygulamaya koyabilirsen alacağın verimin artacağına inanıyorum."Ben ders çalışamıyorum" diye bir şey yoktur aslında,bazı dersleri sevmiyorsundur(ki bu çoğu zaman "yapılan araştırmalara göre" öğretmen yüzündendir),motive olamıyorsundur vs.Ayrıca kendini çok zorlama.Yapacağın şeyleri ertelememek koşuluyla,günlere yay.Sosyal inek kavramına uygun bir insan olmaya çalış.İneklik yerinde olduğunda kötü bir şey değildir.Sosyal ineklik ise çok kolay adımlarla ortaya çıkar bence.Dengeyi kurabilmekle(yukarıda bahsettiğim ne zaman ne yapacağını bilmekle).
AAAA,bir şey unuttum.Hep ders çalışırken yiyip içmekten almıyor muyuz kiloları ? Tabiki alıyoruz,varsın alalım amaan.(yani bundan vazgeçme ama mutfakla odan arasında da mekik dokuma pls).Söyleyeceklerim sanırım şimdilik bu kadar...
Evde ders çalışmaya olan ilgin,çalışma ortamını sevmenle tamamen doğru orantılı.Yukarda gördüğün ve aşağıda görmeye devam edeceğin örneklerden kendine pay biçip,uygulamaya koyabilirsen alacağın verimin artacağına inanıyorum."Ben ders çalışamıyorum" diye bir şey yoktur aslında,bazı dersleri sevmiyorsundur(ki bu çoğu zaman "yapılan araştırmalara göre" öğretmen yüzündendir),motive olamıyorsundur vs.Ayrıca kendini çok zorlama.Yapacağın şeyleri ertelememek koşuluyla,günlere yay.Sosyal inek kavramına uygun bir insan olmaya çalış.İneklik yerinde olduğunda kötü bir şey değildir.Sosyal ineklik ise çok kolay adımlarla ortaya çıkar bence.Dengeyi kurabilmekle(yukarıda bahsettiğim ne zaman ne yapacağını bilmekle).
AAAA,bir şey unuttum.Hep ders çalışırken yiyip içmekten almıyor muyuz kiloları ? Tabiki alıyoruz,varsın alalım amaan.(yani bundan vazgeçme ama mutfakla odan arasında da mekik dokuma pls).Söyleyeceklerim sanırım şimdilik bu kadar...